İstanbul'un Silivri ilçesi, son günlerde art arda yaşanan depremlerle tekrar gündeme geldi. 26 Ekim 2023 tarihi itibarıyla meydana gelen sarsıntılar, bölgedeki sakinlerin ve uzmanların telaşlanmasına neden oldu. Depremin merkez üssü ile ilgili yapılan açıklamalar ve depremin büyüklüğü, kamuoyunda derin bir etki bıraktı. Özellikle Prof. Dr. Naci Görür’ün yaptığı açıklamalar, halkın endişelerini artırdı.
Silivri, geçmişte de sık sık sarsıntılarla anılan bir bölge. İstanbul’un batısında yer alan bu ilçe, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na oldukça yakın bir konumda bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde 4.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiği bilgisi, Kandilli Rasathanesi’nden geldi. Depremin derinliği ise 10 kilometre olarak ölçüldü. İş yerleri ve konutlarda hasar meydana gelmezken, halk arasında tedirginlik yaratan bu gelişmeler, uzmanların dikkatini çekti.
Özellikle İstanbul’un deprem riski açısından alarm verici bir şehir olduğu düşünülürse, Silivri’deki artan depremlerin neden bu kadar önemli olduğunu anlamak kolaylaşıyor. Uzmanlar, İstanbul’un büyük bir depremle karşı karşıya kalabileceğini ve bunun Silivri’den başlayabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Bu bağlamda, Naci Görür gibi tanınmış bilim insanları, insanların bu konudaki ciddiyetlerini artırmaları gerektiğini vurguluyor.
Prof. Dr. Naci Görür, depremin büyüklüğü ve sıklığı ile ilgili yaptığı açıklamalarda, “Silivri’nin sismik aktivitesi, İstanbul’un geleceği için büyük tehlike arz ediyor” ifadesini kullandı. Görür, “Bu durum, İstanbul’daki yapıların dayanıklılığının gözden geçirilmesi gerektiğinin bir göstergesi” dedi. Uzmanlar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda daha fazla önlem alması gerektiğine dikkat çekiyor. Görür, şu anda depremlerin büyüklüğüne değil, sıklığına odaklanmanın daha önemli olduğunu da vurguladı. Çünkü sık yaşanan düşük büyüklükteki depremler, ileride daha büyük sarsıntıların habercisi olabilir.
Bu tür deprem riski, Silivri başta olmak üzere İstanbul’un birçok semtinde hissediliyor. Naci Görür, bu durumu göz ardı etmenin, büyük bir felakete davetiye çıkarmakla eşdeğer olduğunu belirtti. Uzmanların uyarılarına kulak verilmesi, halkın daha bilinçli davranmasını sağlayabilir. Ayrıca, bu tür durumlarla karşılaşmadan önce afet eğitimleri ve tatbikatlarının artırılması, toplumun hazırlıklı olmasına yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, İstanbul’un Silivri ilçesinde meydana gelen depremler, sadece yerel halkı değil, tüm İstanbul’u etkileme potansiyeline sahip. Deprem gerçeğiyle yüzleşmek ve bu konuda hazırlıklı olmak, her bireyin sorumluluğudur. Naci Görür ve diğer uzmanların uyarılarına kulak vererek, afetler konusunda daha bilinçli adımlar atmamız gereken bir dönemdeyiz. Silivri’deki depremler, toplumda bir farkındalık yaratmayı gerektiriyor ve bu noktada atılacak adımlar, geleceğimiz için büyük önem taşıyor.