Son yıllarda dünya genelinde artan enerji ihtiyacı, birçok ülkeyi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönlendirmiştir. Türkiye de bu trendin dışında kalmamakta ve enerji geleceğini şekillendirmek için önemli adımlar atmaktadır. Boris Johnson’ın "Yeşil sanayi devrimi" ifadesi gibi, Türkiye’nin gelecekteki enerji stratejisi de sürdürülebilirlik ve yerli kaynakları ön plana çıkaran bir yol haritasına sahiptir. Ülke, fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmayı ve yenilenebilir enerji alanındaki yatırımlarını artırmayı hedefliyor.
Türkiye'nin enerji tüketiminde yenilenebilir kaynakların payı giderek artmaktadır. Özellikle güneş ve rüzgar enerjisi, Türkiye'nin potansiyelini en iyi şekilde değerlendirerek, hem enerji bağımsızlığını sağlamakta hem de çevre dostu çözümler sunmaktadır. 2022 itibarıyla Türkiye’nin kurulu güneş enerjisi kapasitesi 10 GW’a ulaşmış ve bu rakam her geçen yıl artış göstermektedir. Rüzgar enerjisi alanında ise yıllık kurulum gücü, ülkenin toplam elektrik ihtiyacının %10'unu karşılayacak düzeye kadar ulaşmıştır. Bu hızla devam eden yatırımlar, gelecekteki enerji gereksinimlerinin karşılanması için kritik bir önem taşımaktadır.
Türkiye, yenilenebilir enerji sektörüne yaptığı yatırımlarla dikkat çekiyor. Hükümetin uyguladığı teşvikler ve düzenlemeler sayesinde birçok özel sektör oyuncusu, yenilenebilir enerji projelerine yönelmiştir. Özellikle, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmak için devlet destekli projeler hayata geçirilmiştir. Bu projeler; güneş, rüzgar, biyokütle ve hidroelektrik santrallerinin yapımını kapsamaktadır. 2023 yılı itibarıyla, Türkiye’nin yenilenebilir enerji santrallerinin toplam kurulu gücünün 50 GW’a ulaşması beklenmektedir. Ayrıca, yerli üretimden elde edilen enerji kaynaklarının, milli ekonomiye olan katkısı da göz ardı edilmemelidir.
Ancak, bu alandaki büyümeyi sürdürebilmek için önümüzdeki yıllarda altyapı yatırımlarının hızlanması ve daha fazla yerli teknoloji geliştirilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, uluslararası düzeyde işbirlikleri ve projelerde yer almak, ülkenin küresel enerji pazarındaki etkinliğini artıracaktır. Türkiye, yenilenebilir enerjideki potansiyeli ile sadece kendi enerji ihtiyacını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda çevreye duyarlı bir yaklaşım benimsediğini ve global iklim hedeflerine katkıda bulunduğunu da göstermiş olacaktır. Bu bağlamda, Türkiye’nin geleceği parlak görünmektedir, özellikle de yenilenebilir enerji kaynaklarının etkin bir şekilde kullanılmasıyla. Sonuç itibarıyla, enerji bağımsızlığı hedefi doğrultusunda atılan adımlar, Türkiye’nin ekonomik büyümesine ve sürdürülebilir kalkınmasına büyük katkı sağlayacaktır.